Fransa erken seçimleri: Yeni Halk Cephesi ve neo-faşistler yükselirken Macron’un partisi çöktü

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, partisinin Avrupa seçimlerinde aldığı yenilginin ardından çağrısını yaptığı erken seçimlerin ilk turunda dün küçük düşürücü bir yenilgi daha yaşadı. Hem neo-faşist Ulusal Birlik (RN) hem de Jean-Luc Mélenchon’un Yeni Halk Cephesi (NFP) oylarını arttırarak sırasıyla yüzde 33 ve yüzde 28 oranında oy aldı. Macron’un Cunhuriyet İçin Hep Birlikte (Ensemble) koalisyonu ise yüzde 20’ye geriledi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron oyunu kullanırken, 30 Haziran 2024 Pazar [AP Photo/Yara Nardi]

Seçimlerin 7 Temmuz’daki ikinci turunda kimin ne kadar sandalye kazanacağına dair tahminler belirsiz olmakla birlikte, çoğu tahmin RN’nin 577 sandalyeli mecliste mutlak çoğunluk için gereken 289 sandalyenin altında kalacağını gösteriyor. RN 230 ile 280 arasında sandalye kazanabilir. NFP’nin sandalye sayısı 125 ile 165 arasında değişirken, Ensemble 70 ile 100 sandalye arasında bir sayıya düşecek. Oyların yüzde 9’unu alan sağcı Cumhuriyetçiler (LR) partisi ise 40 ila 60 sandalyeye sahip olacak.

Bu, Macron’un güçlü bir şekilde reddedilmesidir. Macron NFP ve RN’nin “aşırılıklarına” karşı Fransız demokrasisinin savunucusu olarak kampanya yürüttü ve Rusya ile savaş için Ukrayna’ya kara birlikleri gönderilmesini savundu. Bu argümanların hiçbiri ona destek kazandırmadı. Macron’un halkın ezici muhalefeti karşısında emekli maaşlarını ve diğer sosyal programları keserek halka rağmen yönettiği ve kendisinin ve NATO’nun desteklediği savaş planlarının felaket boyutunda bir tırmanma riski taşıdığı işçiler arasında iyi bilinmektedir.

Yüzde 66’lık katılım oranıyla (bir parlamento seçiminde son 30 yılın en yüksek oranı) seçmenler, Macron’un partisini Ulusal Meclis’te küçük bir azınlığa düşürdü. Tüm tahminler, Pazar günü yapılacak ikinci turun ardından parlamentoda kurulacak hükümet koalisyonunda partisinin küçük ortak olacağını gösteriyor.

Macron dün gece yaptığı açıklamada NFP ve LR ile RN’ye karşı bir hükümet ittifakı arayışında olacağını belirterek “Bu parlamento seçimlerinin ilk turundaki yüksek katılım oranı, yurttaşlarımız için bu oylamanın önemini ve siyasi durumu netleştirme arzularını göstermektedir,” dedi. Tüm partileri RN karşıtı bir ittifaka çağıran Macron, “Ulusal Birlik’e karşı ikinci tur için geniş, açıkça demokratik ve cumhuriyetçi bir koalisyon” çağrısında bulundu.

Görevden ayrılan Başbakan Gabriel Attal, “Ulusal Birlik’i yenebilecek” ve Ensemble ile beraber “en önemli unsuru, yani Cumhuriyet’in değerlerini paylaşan” koalisyonlar kurulması çağrısında bulundu. Attal ayrıca Ensemble’nin yenilgisinin ardından işsizlik sigortasında kesinti öngören ve pek rağbet görmeyen planlarını askıya aldığını açıkladı.

RN parti lideri Marine Le Pen ve başbakan adayı Jordan Bardella ise seçmenlere RN’ye ikinci turda mutlak çoğunluğu vermeleri ve böylece hükümeti kurabilmeleri çağrısında bulundu.

Le Pen, “Fransızlar, yedi yıl süren aşağılayıcı ve yıpratıcı bir hükümetin ardından yeni bir sayfa açma arzularını gösterdiler,” dedi ve ekledi: “Mutlak çoğunluğa ihtiyacımız var. Bize oy verdiyseniz, sizi yeniden bize oy vermeye davet ediyorum... Başka bir seçim yaptıysanız, sizi güvenlik, özgürlük ve birlik koalisyonuna katılmaya davet ediyorum.”

“Cumhurbaşkanlığı kampı ... artık kazanacak durumda değil” diyen Bardella, partisini aşırı sol tehdide karşı “Fransa’nın kazanmasını sağlayabilecek vatansever bir savunma hattı” olarak nitelendirdi. Bardella, seçilmesi halinde “Anayasa’ya ve Cumhurbaşkanlığı makamına saygılı fakat uygulamaya koymak istediğimiz politika konusunda uzlaşmaz” olacağını söyledi.

NFP lideri Jean-Luc Mélenchon ise erken seçimlerin ikinci turunu kendi parti koalisyonu ile neo-faşizm arasında bir seçim olarak nitelendirdi.

Mélenchon, “Olağanüstü yoğunlukta ikinci bir tura doğru gidiyoruz. Ülke bir seçim yapmak zorunda. Toplumsal eşitsizlikler, din, ten rengi, sosyal ya da coğrafi köken gibi en kötü bölünmeleri daha da mı derinleştirecek yoksa herhangi bir ön koşul olmaksızın tek bir halk oluşturmak üzere bir araya mı gelinecek? İkinci turdaki seçim budur. ... Bu koşullarda, şunun ötesinde başka bir önerimiz ya da makul talebimiz olamaz: Yeni Halk Cephesi’nin mutlak çoğunluğa ihtiyacı var.”

Dün gece itibarıyla, Mélenchon’un NFP içindeki konumu, iki rakibinin NFP içinde karşılaştığı seçim fiyaskolarıyla bir nebze güçlendi. Mélenchon’a karşı sert “kanun ve nizam” eleştirilerinde bulunan Stalinist Fransız Komünist Partisi (PCF) lideri Fabien Roussel, Kuzey bölgesinde ilk turda elendi.

Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) içinde Ukrayna savaşının agresif bir destekçisi olan François Ruffin, Somme bölgesinde RN adayı Nathalie Ribeiro-Billet tarafından ikinci sıraya düşürüldü ve şimdi parlamento koltuğunu korumak için mücadele ediyor.

Macron döneminde başbakan olarak görev yapmayı defalarca teklif eden Mélenchon, NFP’nin RN’ye karşı Macron’un adaylarını destekleyeceğinin de sinyalini verdi. Eğer NFP bir Ensemble adayının oylarını alıp RN’nin kazanmasını sağlayabilecekse, “nerede olursa olsun, her koşulda adaylarımızı geri çekeceğiz. ... RN için fazladan ne tek bir oy, ne de tek bir sandalye vermeyeceğiz. Politikamız nettir, politikamız basittir.”

Gerçekte, durumun tek açık ve yalın unsuru, Macron’un savaş, kemer sıkma ve polis devleti diktatörlüğü politikalarının işçiler ve gençler tarafından kitlesel olarak reddedilmesidir. Fransa’daki oylama, Ukrayna’daki askeri tırmanışın, Gazze’deki soykırımın ve dünyanın dört bir yanındaki kapitalist polis devletleri tarafından dayatılan kemer sıkma politikalarının uluslararası işçi sınıfı tarafından çok daha geniş bir şekilde reddedilmesinin tezahürlerinden sadece biridir.

Ancak Fransız siyaset kurumu, işçilerin ve gençlerin bu duygularını dile getirmemektedir ve seçimlerin sonucunu kestirmek halen mümkün değildir. Macron’un LR’den NFP ile Ensemble arasında bir koalisyon hükümetini desteklemesini istemesi halinde LR’nin nasıl bir tutum takınacağı gibi meclisteki güçler dengesi de belirsizliğini koruyor.

LR içinde RN ile birleşme yanlılarının başında gelen Eric Ciotti, dün gece bir açıklama yayımlayarak RN-LR hükümet ittifakı kurulması çağrısında bulundu: “Bu gece, sorumlu, vatansever ve Cumhuriyetçi birliğimiz ile korkunç aşırı sol tehlike arasında seçim yapmayı reddetmek artık mümkün değildir. Tüm Cumhuriyetçileri, açtığım birlik yolunu takip etmeye çağırıyorum.”

Mélenchon’un NFP’si, Macron’un Ensemble koalisyonu ve muhtemelen LR’nin bir hizbi arasında kurulacak bir koalisyon hükümeti, işçi sınıfına hiçbir şey sunmayacaktır. Bu, açıkça sağcı güçlerle koalisyona dayalı kapitalist bir hükümet olacaktır. Dahası, NFP’nin programı, Ukrayna’ya asker ve silah sevkiyatı yapılmasını ve Fransız askeri polisi ve istihbarat servislerinin güçlendirilmesini vaat etmektedir. Bu, Macron’un saldırgan ve işçi sınıfı karşıtı gündemiyle uyumludur.

Böyle bir koalisyon hükümeti kurulacak olursa bu, Fransız mali sermayesinin, NFP ve Mélenchon’u, emperyalist çıkarlarının peşinde koşmanın bir aracı olarak iktidar salonlarına daha doğrudan entegre etme girişimi anlamına gelecektir. Bu hükümet er ya da geç kendisini işçi sınıfı ile açık bir çatışma içinde bulacaktır.

Loading